Kahramanlık taslıyor, kof hatipler dailer1
“Ben”lik feda etmeden, “bir”lik arıyor gafil!
Ten kabrinden kurtulan, Hak yolda fedailer
Dünyaya tapınıyor, iman mahrumu sefil!..
“Enel Hak” diyen ermiş, benlik resmini silmiş
Hayal gölgeden geçip, dosta nazar kesilmiş
Kur’an’dan habersizler, ne nasipsiz nesilmiş
Rehbersiz bu deryada, nasıl bulunur sahil?..
“Enel Hak”ta tevazu, çün benlikte kibir var
Ölümü öldürene, ne Azrail kabir var
Halk için hayır düşün, her şey bilen HABİR var
Cihatsız bir cenneti, mümkün sanıyor cahil!..
Hak tezahür eylemiş, hep eşya tecellidir
Tüm çizgi daireler, tek nokta temellidir
Bir gün vuslat umudu, en büyük tesellidir
O, âlemler Rabbidir; sırf kendin korur bahil!..
Sen hükümle amel et, velâkin hikmetle bak
Rahmani ve şeytani; hayır da Hak, şer de Hak…
“Kesb-i şer, vebaldir; halk-ı şer, hikmet”, işte fark
Sen zalime engel ol, bütün mazluma kefil!..
Kimi Bel’am tavırlı, kimi de aynı İdris
Bazı melek fıtratlı, bazı fesatçı iblis
Ama hepsi lazımdı; tüm mevcudat, cin ve ins
İman gözüyle bakan, hikmetle olur kâmil!..
Şeriatsız bir dinin, kitap yüklü merkebi
Muhammed’siz tarikin, muhabbetsiz mektebi
Her şeyin aslı birdir, her zerrenin terkibi
Cümlenin sığınağı, herkese Mevlâ’m vekil!..
Kâl ile hâl bulunmaz, senin bildiğin kabuk
Kulluğun nefsinedir, Hak’tan cayarsın çabuk
Meyveyi veren kimdir, avama sorsan, çubuk…
Gönül gözü kör kişi, olmaz irşada ehil!..
Hakkı tut, hayrı konuş; susanlar cenazedir
Ehl-i Sünnet düşmanı, sapıtmış kepazedir
Eskimeyen hakikat, Kur’an dirü tazedir
Tecelli meşheridir2, her an başka bir şekil!..
1- Dai: İddiacı
2- Meşher: Teşhir yeri, sergi.